×

Sık Sorulan Sorular

Hemofili A ve Hemofili B hastaları için

1. Adına Karne Düzenlenecek kişinin Nüfus Cüzdanının arkalı-önlü fotokopisi
2. 2 adet vesikalık fotoğraf
3. Karne bedeli olan 10 TL Halk Bankası’na yatırıldığına dair dekont
4. Hemostaz Labarotuvar Sonuçları(Eğitim Hastaneleri veya Üniversite Hastanelerinden alınmış olması ve yeni tarihli olması gereklidir)
5. Sağlık Kurulu Raporu(Hemofili-A Hastaları için: Faktör VIII düzeyi,Faktör VIII inhibitör düzeyi;Hemofili-B hastaları için:Faktör IX düzeyi ve Faktör IX inhibitör düzeyi ile hastanın tanısının belirtilmesi gereklidir.)
6. Hemofili Bildirim Formu(Hastanelerden temin edilir,Hematolog’un kaşesi ve imzası mutlaka olmalıdır.Formda bulunan bilgiler,eksiksiz doldurulmalı,Hemostaz sonuçları ve Sağlık Kurulu Raporu ile birebir uymalıdır)
7. Faktör VIII düzeyi %50 ve üzeri olan hastalara ait aşağıda belirtilen labarotuvar ve klinik parametreler verilmelidir
    *aPTT,faktör,Von Willebrand faktör antijen düzeyi,Ristosetin ko faktör aktivitesi,kanama zamanı testleri
8. Hasta ile ilgili ayrıntılı klinik bilgi (Spontan Kanaması var mı? Kanamaya eğilimi var mı?Hiç operasyon geçirmiş mi?vb…)

***İkinci kez Hemofili Takip Karnesinin düzenlenebilmesi için yukarıdaki evraklarla birlikte ilk karnenin de İl Sağlık Müdürlüğü Eczacılık Şubesine teslim edilmesi gerekir.

 

Von Willebrand Hastaları için

1. Adına Karne Düzenlenecek kişinin Nüfus Cüzdanının arkalı-önlü fotokopisi
2. 2 adet vesikalık fotoğraf
3. Karne bedeli olan 10 TL Halk Bankası’na yatırıldığına dair dekont
4. Hemostaz Labarotuvar Sonuçları(Eğitim Hastaneleri veya Üniversite Hastanelerinden alınmış olması ve yeni tarihli olması gereklidir)
5. Sağlık Kurulu Raporu(vWF Ag,Ristosetin kofaktör aktivitesi,Faktör VIII düzeyi,Faktör VIII inhibitör düzeyi,tanı konulmasını sağlayan spesifik agregasyon testleri ve hastanın tanısı belirtilmelidir)
6. Hemofili Bildirim Formu(Hastanelerden temin edilir,Hematolog’un kaşesi ve imzası mutlaka olmalıdır.Formda bulunan bilgiler,eksiksiz doldurulmalı,Hemostaz sonuçları ve Sağlık Kurulu Raporu ile birebir uymalıdır)

***İkinci kez Hemofili Takip Karnesinin düzenlenebilmesi için yukarıdaki evraklarla birlikte ilk karnenin de İl Sağlık Müdürlüğü Eczacılık Şubesine teslim edilmesi gerekir.

 

Glanzman Trombastenisi Hastaları için

1. Adına Karne Düzenlenecek kişinin Nüfus Cüzdanının arkalı-önlü fotokopisi
2. 2 adet vesikalık fotoğraf
3. Karne bedeli olan 10 TL Halk Bankası’na yatırıldığına dair dekont
4. Hemostaz Labarotuvar Sonuçları(Eğitim Hastaneleri veya Üniversite Hastanelerinden alınmış olması ve yeni tarihli olması gereklidir)

***Hemostaz Labarotuvar Sonuçalarında bulunması gereken bilgiler

– Tam Kan Sayımı,Periferik Yayma,Trombosit Agregasyon testleri,Cilt Kanama zamanı
– PFA İnvitro kanama zamanı
– PT,aPTT,Fibrinojen,TT bulguları
– Anti-platelet,Anti-glikoprotein antikor varlığını gösteren labarotuvar testi
– Hastanın halen ne sıklıkla ve hangi tip kanama geçirdiği,kanamanın hangi vücut bölgelerinde olduğu,hangi şiddetle gerçekleştiği ve trombosit infüzyonuyla düzelme durumu
– Trombosit süspansiyonu öncesi ve sonrası trombosit değerleri
– Sağlık Kurulu Raporu (hastanın tanısının belirtilmesi gereklidir.)
– Hemofili Bildirim Formu (Hastanelerden temin edilir,Hematolog’un kaşesi ve imzası mutlaka olmalıdır.Formda bulunan bilgiler,eksiksiz doldurulmalı,Hemostaz sonuçları ve Sağlık Kurulu Raporu ile birebir uymalıdır)
– Hasta ile ilgili Klinik seyri gösteren Epikriz
– Glanzman Trombastenisi Karne Takip Formu

***İkinci kez Hemofili Takip Karnesinin düzenlenebilmesi için yukarıdaki evraklarla birlikte ilk karnenin de İl Sağlık Müdürlüğü Eczacılık Şubesine teslim edilmesi gerekir.

***Hemofili karnesine yazılan reçetenin geçerli olabilmesi için;kanama yeri ve trombosit süspansiyonu ile düzelmediğine ilişkin bilgilerin yer aldığı sağlık kurulu raporuna bağlı olarak yazılmalıdır

 

Diğer Faktör Eksikliği Hastaları için

1. Adına Karne Düzenlenecek kişinin Nüfus Cüzdanının arkalı-önlü fotokopisi
2. 2 adet vesikalık fotoğraf
3. Karne bedeli olan 10 TL Halk Bankası’na yatırıldığına dair dekont
4. Hemostaz Labarotuvar Sonuçları(Eğitim Hastaneleri veya Üniversite Hastanelerinden alınmış olması ve yeni tarihli olması gereklidir)
5. Sağlık Kurulu Raporu(Faktör VII,Faktör X,Faktör V,Kombine Faktör eksiklikleri vs…ile ilgili koagülasyon faktör düzeyinin ve hastanın tanısının belirtilmesi gereklidir.)
6. Hemofili Bildirim Formu(Hastanelerden temin edilir,Hematolog’un kaşesi ve imzası mutlaka olmalıdır.Formda bulunan bilgiler,eksiksiz doldurulmalı,Hemostaz sonuçları ve Sağlık Kurulu Raporu ile birebir uymalıdır)
7. Faktör VIII düzeyi %50 ve üzeri olan hastalara ait aşağıda belirtilen labarotuvar ve klinik parametreler verilmelidir
    *aPTT,faktör,Von Willebrand faktör antijen düzeyi,Ristosetin ko faktör aktivitesi,kanama zamanı testleri
8. Hasta ile ilgili ayrıntılı klinik bilgi(Spontan Kanaması var mı?Kanamaya eğilimi var mı?Hiç operasyon geçirmiş mi?vb…)

***İkinci kez Hemofili Takip Karnesinin düzenlenebilmesi için yukarıdaki evraklarla birlikte ilk karnenin de İl Sağlık Müdürlüğü Eczacılık Şubesine teslim edilmesi gerekir.

Radyoaktif sinovektomi kanayan eklem aralığına tedavilerde kullanılan radyoaktif maddenin (Re veya Yi) verilmesi işlemine denir. Hedef eklem haline gelmiş veya bir yıl içinde 6 kez kanamış, sinovit gelişmiş hastalara önerilir. Kesin karar   Hemofili  Konseyinde hastanın değerlendirilmesi ile verilir.   

Steril şartlar sağlanmış ortamda eklem aralığına radyoaktif madde verilir ve sonrasında bandajlanan eklem iki gün süreyle istirahat ettirilir. İki gün sonra Sintigrafi çekilerek eklemin durumu ve maddenin dağılımı tespit edilir ve hasta günlük  yaşantısına devam eder. Radyoaktif sinovektomi sonrası hastanın belirli bir dönem (ortalama 4-6 ay) profilaksi tedavisi alması ve eklemin kanamaması tedavinin uzun ömürlü olması bakımından çok önemlidir. Çeşitli bölgelerde bulunan merkezler  hemofili  konseyi düzenlemekte ve radyoaktif sinovektomi uygulamasını yapmaktadırlar. Sık kanayan eklemi olan hastaların takip edildiği merkeze veya hekime başvurarak bu konuda gerekli bilgileri alabilirler.

Hemofili  hastaları için korkulu rüya olmaktan çıkmıştır. Türküye  Hemofili  Derneği konsültan hekimlerinin geliştirdiği yöntemle günümüzde kolay bir şekilde daha az faktör kullanılarak kanamasız bir şekilde yapılmakta olup yaklaşık bir haftalık süre içerisinde yara yeri iyileşmektedir. Tedavi planı iyi bir şekilde yapılan operasyon sonrası hasta bir veya iki gece hastanede yatmakta olup sonrasında Dernek merkezinde kontrolleri ve pansumanı yapılarak takip edilmektedir. Kullanılan faktör miktarı hastanın kilosu ile ilişkili olduğu için erken yaşlarda yapılması faktör kullanımı açısından ve hastanın korkularını yenmesi, unutması bakımından önemlidir. Sünnet olacak hastaların Derneğimiz ile irtibata geçmeleri önerilir.

Askeri yasalarda  hemofili  hastaları kesin olarak askerlikten muaf tutulur denmemektedir. Ancak ağır tip  hemofili  hastaları ve eklem bozukluğu olanlar askerlikten muaf tutulmaktadırlar. Orta veya hafif düzeyde olan  hemofili  hastalarından üniversite mezunu olanlar geri planda veya masa başı görevi verilmek üzere askere alınma olasılığı bulunmaktadır. Askerlik çağına gelen hastalar bağlı bulundukları askerlik şubesine giderek muayene için aile hekimine yönlendirilir. Hemofili vb hastalıkları bulunan kişiler aile hekimi tarafından ilgili branş uzmanına muayene edilmek üzere Sağlık Bakanlığı’na bağlı kamu hastanelerinden birine sevk edilir. Yapılan muayene ve tetkiklerin sonuçlarına göre askerlik durumu hastanenin sağlık kurulu birimince karara bağlanır.

Hemofili  hastalığının en büyük komplikasyonlarından biri kanamalar sonrası ilerleyen yaşlarda ortaya çıkan eklem hasarları ve eklemlerin bozulmasıdır.  Böylece elem hareketleri kısıtlanır, ağrılar artar ve hastanın yaşam kalitesi düşer.  Çok  ilerlemiş durumlarda eklem içi protezler konularak daha kaliteli bir yaşam sağlanır.

Protez operasyonlarının bu konuda deneyimli ortopedi ve hematoloji uzmanlarınca yapılması önem arz eder. Operasyon öncesinde kas gücünün korunması ve sonrasında fizik tedavi ve rehabilitasyonun yapılması mutlaka gereklidir. Operasyon sonrasında 15-20 gün hastanede yatılır ve sonrasında 4-6 haftalık bir rehabilitasyon programına alınır. Eklem hareket açıklığı korunur. Ancak hareketler daha rahat ve ağrısız şekilde yapılır. Böylece protez daha verimli olarak kullanılır ve sorunlar en aza inmiş olur. Ayrıca profilaksi tedavisine uzun bir süre devam edilir. Zaman içerisinde protezlerin faydaları fark edilir şekilde gözlemlenir. Sıklıkla diz ve kalça eklemlerine uygulanmakta olup çok başarılı sonuçlar alınmaktadır.

Hemofili  hastalarının en sık karşılaştığı problemlerden biride ağız sağlığı ve diş problemleridir. Hastalar kanama korkusu ile düzenli olarak dişlerini  fırçalamamakta ve kontrollerini yaptırmamaktadırlar. Böylelikle diş çekimleri, kanal tedavisi ve dolgu gibi sorunlar ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle  hemofili  hastalarının günde en az iki kere yumuşak diş fırçası kullanarak diş bakımlarını yaptırmaları ve  yılda bir kez diş hekimine görünmeleri önerilir.  

Günümüzde diş çekimleri kolay bir şekilde yapılmaktadır. Faktör tedavisi yapılacak işleme göre planlanır ve sonrasında bu konuda deneyimli diş hekimi tarafından işlem gerçekleşir. Dolgularda genellikle faktör kullanımı gerekmez. Ancak çekim, diş taşı temizliği ve kanal tedavisinde faktör tedavisi bir veya iki gün gerekmektedir. Çekim sonrasında Ankafert veya Fibrin yapıştırıcılarda kullanılabilmektedir. Bu tür sorunu olan hastalar Derneğimiz ile irtibata geçerek tedavilerini kolayca yaptırabilirler.

1) Engelli Sağlık Kurulu Raporu, ilgili kurumun sevk etmesi veya engelli vatandaşların doğrudan müracaatıyla Engelli Sağlık Kurulu Raporu vermeye yetkili sağlık kuruluşlarından alınabilir. Rapor vermeye yetkili sağlık kuruluşları, Sağlık Bakanlığının www.saglik.gov.tr adresinden öğrenilebilmektedir. Sizi sağlık kuruluşuna bir kurumun sevk etmesi gerekmemektedir, siz kendiniz de giderek rapor alabilirsiniz,
2) Engelli raporu almak isteyen Bakanlığın internet sitesinde yer alan her hangi bir sağlık kuruluşuna giderek raporunu alabilecektir.
3) Engelli Sağlık Kurulu Raporu alanlardan ücret talep edilmeyeceği Sağlık Bakanlığı-Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün 2010/31 sayılı genelgesinde yer almaktadır,
4) 14.01.2012 tarihinden sonra alınmış bir raporunuz varsa Rapor Yönetmeliğinin 2. Maddesinde yer alan istisnalar dışında hiçbir kurum sizden yeni rapor talep edemez.
İstisnalar: (2) 8/10/1986 tarihli ve 86/11092 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Türk Silahlı Kuvvetleri Sağlık Yeteneği Yönetmeliği kapsamında asker hastanelerince malullük aylığı bağlanacaklar için verilecek Engelli sağlık kurulu raporları ile sosyal güvenlik kuruluşlarınca primli sisteme tabi olanlara bağlanacak malullük aylıkları için istenecek Engelli sağlık kurulu raporları ve vergi indirimi için istenecek Engelli sağlık kurulu raporlarının nihai kararları bu Yönetmelik kapsamında değerlendirilmez,
5) İster kurum sevkiyle olsun isterse doğrudan doğruya ilgilisinin müracaatıyla olsun sağlık kuruluşu düzenlediği raporun en az bir suretini mutlaka ilgilisine vermek zorundadır. Çünkü raporda faydalanılması muhtemel tüm haklar yer almaktadır ve ilgilisinin durumuna göre faydalanması gereken tüm haklar için birer suret tasdik edilip kendisine verilmesi gerekmektedir,
6) Rapor almak üzere sağlık kuruluşuna müracaat ettiğinizde eğer size raporu ne için almak istediğiniz sorulursa her hangi bir neden bildirmenize gerek bulunmamaktadır. Zira yeni sistemde Sağlık Bakanlığı raporun formatını belirlemiştir. Bu formatın dışında verilen raporları kesinlikle kabul etmeyiniz. Yeni yönetmelikte mükerrer rapor yasağı bulunduğundan almış olduğunuz rapor her işlemde geçerli sayılacaktır ve yeni rapor almanız yasaklandığından eksik düzenlenen raporlar sizlere sıkıntı doğuracaktır. Bu nedenle aldığınız raporu dikkatle inceleyiniz ve eksik olan hususları zamanında tamamlatınız.
7) Almış olduğunuz raporun oranının düşük olduğunu düşünüyorsanız mutlaka İl Sağlık Müdürlüğü’ne itiraz etmeniz gerekmektedir. İl Sağlık Müdürlüğü sizi başka bir sağlık kuruluşuna yönlendirecektir. Eğer her iki sağlık kuruluşundan da alınan rapor dereceleri aynıysa rapor kesinleşecek, oranlar birbirinden farklıysa İl Sağlık Müdürlüğü bu defa hakem sağlık kuruluşuna yönlendirme yapacaktır. Bu sağlık kuruluşundan alınan rapor kesin rapordur. İl sağlık Müdürlüğü’ne itiraz edilmeden alınan raporlar mükerrer rapor yasağı nedeniyle geçersiz sayılacaktır.

ÖTV Muafiyetinden;

a) Engelli sınıfı sürücü belgesi olan ortopedik engelliler ile

b) %90 ve üzeri rapor alabilen tüm engelliler faydalanabilir.

Ayrıca kendisi araç kullanamayacak şekilde engelli olduğu halde, muafiyetten faydalananların aldığı araçları kullanacak kişi sınırlaması kaldırılmıştır.

Hemofili hastası olmak ÖTV indiriminden yararlanabilmek için tek başına yeterli değildir. Ortopedik engeli bulunmak veya farklı hastalıklardan alınacak dereceler ile toplam engel oranının %90’ı geçmesi gerekmektedir. Aksi takdirde hemofili hastaları ÖTV indiriminden faydalanamaz.

En az on yıldan beri sigortalı bulunup, toplam olarak 1800 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi bildirilmiş olması şartıyla malulen emekli olunabilecektir.

Başka birinin sürekli bakımına muhtaç olan kişilerde 10 yıl şartı aranmamaktadır.

Ancak ilk kez sigortalı olduğu tarihte %60 veya daha fazla çalışma gücü kaybı bulunan veya ileride maluliyet oranını geçecek şekilde engeli bulunan sigortalı bu haktan faydalanamamaktadır. Hemofili doğuştan gelen bir hastalık olduğu için çalışanlar sadece hemofili nedeniyle malulen emekli olamazlar ancak erken emeklilikten faydalanabilirler.

Engelli Maaşı için;

a) T.C. vatandaşı olan,
b) Herhangi bir işte çalışmayan,
c) Sosyal Güvenlik Kurumu’na tabi olmayan,
d) Nafaka almayan veya alabilecek durumda olmayan
e) Her ne nam altında olursa olsun her türlü gelirleri toplamı muhtaçlık sınırının altında olan,
f) Kendisine bakmakla yükümlü bir yakını bulunmayan engelliler,

gerekli şartları taşıyor olarak kabul edilir.

a) Engel derecesi %50 ve üzerinde olup, raporlarında “Ağır Engelli” kısmında “ EVET” ibaresi olanlar,

b) Başkasının yardımı ve bakımı olmadan günlük hayatını devam ettirmesi mümkün olmayanlar (yeme, içme, tuvalet ve temizlik vb. ihtiyaçlarını tek başına gideremeyecek)           

c) Aile bireylerinin her türlü gelirleri toplamı, birey sayısına bölündüğünde kişi başına düşen gelir bir aylık net asgari ücretin 2/3’ ünden az olanlar bakım hizmeti için başvuruda bulunabilir.

Annesi ya da babası olmayan muhtaç çocuklar ile % 40 ve üzeri engelli olan muhtaçlara;
a) Sosyal güvencesi olmaması,
b) Herhangi bir gelir veya aylığı bulunmaması,
c) Mahkeme kararı veya kanunla bakım altına alınmamış olması,
d) Gelir getirici taşınır ve taşınmaz malı mevcut olmaması veya olup da bunlardan elde edeceği aylık ortalama gelirinin Vakıflar Yönetmeliğince belirlenen muhtaç aylığı miktarını geçmemesi halinde muhtaç aylığı bağlanır.

5510 sayılı kanundan önce çalışmaya başlayan ve çalışmaya başlamadan önce usulüne uygun alınmış bir raporla en az %40 engelli olduğunu gösterir raporu bulunanlarla, doğuştan %40 engelli olduğunu gösterir raporu bulunanlar 5400 gün prim yatırmak suretiyle emekli olma hakkı elde edeceklerdir.
İlk kez 01.10.2008 tarihinden sonra kuruma tabi olup memur olanlardan, engel derecesi %50-59 arasında olanlar 5760, %40-49 arasında olanlar 6480 günde emekli olabileceklerdir.

Engellilerle ilgili yurtiçinden sıfır araç alımında ÖTV muafiyeti sağlanmaktadır. ÖTV muafiyeti;

  1. a) Motor hacmi ne olursa olsun tüm motosikletleri,
    b) Motor hacmi 1600 cm³’ ü geçmeyen binek otomobilleri,
    c) Motor hacmi 2800 cm³’ ü geçmeyen ticari taşıtları kapsamaktadır.

a)     Bakım hizmeti sunulan kişinin kendi ihtiyaçlarını karşılayabilir hale gelmesi,

b)     Engelliye bakım hizmeti sunan kişinin bakım planını uygulamaması,

c)   Hanedeki aylık toplam gelirin kişi başına düşen miktarının bir aylık net asgari ücretin 2/3’ ünden fazla olması, hallerinde bakım hizmeti sona erer.

Aylık almakta olanlar veya aylık sahiplerinin eş, kardeş, anne, baba, vasi, kayyum veya vekilleri aylıkların kesilmesini gerektiren haller ortaya çıktığında, bu durumları Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na veya bulundukları ilçedeki Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfına 90 günü geçirmeden bildirmekle yükümlüdürler.
Aylık alanlardan bir takvim yılı (01.01.xx-31.12.xx) içerisinde toplam süre olarak bir ödeme dönemini ( 3 ay ) aşmayan çalışması bulunanlar hakkında aylık kesme işlemi uygulanmaz.

Bağlanan aylıklar, hak sahiplerinin;
a) Ölümü,
b) Türk vatandaşlığından çıkarılması, Türk vatandaşlığını muhafaza edenler hariç yabancı memleket uyruğuna girmesi,
c) Muhtaçlığının kalkması
d) Çalışmaya başlaması,
e) Bir akitle gerçek veya tüzel kişiler tarafından bakım altına alınması,
f) Daimi olmayan Engellilük oranının % 40’ın altına düşmesi,
g) Evlenmesi sebebiyle muhtaç durumdan çıkması,
h) 18 yaşından küçük olduğu için velisine aylık bağlanan engellinin 18 yaşını tamamlaması,
i) 18 yaşından küçük olduğu için velisine aylık ödenen engelli çocuk ile velisi arasındaki bakım ilişkisinin fiilen gerçekleşmediğinin belirlenmesi,
j) Sosyal güvenlik kurumlarından malul olmaları nedeniyle ödenmekte olan yetim aylığı veya gelirinin kesilmesi, hallerinde, bu durumlarının meydana geldiği tarihi takip eden dönem başından itibaren kesilir.

Engelliler Hakkında Kanunla TCK madde 122’de yapılan değişiklikle Engellilik nedeniyle şahısların ayrımcılığa tabi tutulmaları suç sayılmış ve bu kapsamdaki davranışlar 1 aydan 6 aya kadar hapis veya adli para cezasıyla cezalandırılmıştır.

5378 sayılı Engelliler Hakkında Yasanın 14’üncü maddesinde; “İşe alımda; iş seçiminden, başvuru formları, seçim süreci, teknik değerlendirme, önerilen çalışma süreleri ve şartlarına kadar olan safhaların hiçbirinde engellilerin aleyhine ayrımcı uygulamalarda bulunulamaz.

Çalışan engellilerin aleyhinde sonuç doğuracak şekilde, engeliyle ilgili olarak diğer kişilerden farklı muamelede bulunulamaz. Yine 4857 Sayılı İş Kanununun 5 Maddesi de aynı şekilde işe alımda ayrım yapılamayacağını düzenlemektedir. Aynı zamanda ayrımcılık yapıldığının tespiti halinde işverenin tazminat ödeyeceğini hüküm altına almaktadır.

Çalışan veya iş başvurusunda bulunan engellilerin karşılaşabileceği engel ve güçlükleri azaltmaya veya ortadan kaldırmaya yönelik istihdam süreçlerindeki önlemlerin alınması ve işyerinde fiziksel düzenlemelerin bu konuda görev, yetki ve sorumluluğu bulunan kurum ve kuruluşlar ile işyerleri tarafından yapılması zorunludur. Engellilik durumları sebebiyle işgücü piyasasına kazandırılmaları güç olan engellilerin istihdamı, öncelikle korumalı işyerleri aracılığıyla sağlanır. Şeklinde düzenlemeler mevcuttur.

a) Memurlar için: “engelli memur çalıştırmak zorunda olan kurum ve kuruluşlar çalışma yerlerini engellilerin çalışmalarını kolaylaştıracak şekilde düzenlemek, gerekli tedbirleri almak ve engellilerin çalışmalarıyla ilgili özel yardımcı ve destekleyici araç-gereçleri temin etmek zorundadır. Belirli bir mesleği olan engellilerin meslekleri ile ilgili işlerde çalıştırılmaları esastır. Belirli bir mesleği olmayan veya mesleğine uygun kadro bulunmayan engelliler, engel durumlarına göre, yapabilecekleri hizmetlere ait kadrolarda çalıştırılır. Engelliler, engellerini artırıcı veya ek engel getirici işlerde çalıştırılamazlar.

b) İşçiler için: işverenler, işyerlerini, imkânlar ölçüsünde, engellilerin çalışmalarını kolaylaştıracak şekilde hazırlamak, sağlıkları için gerekli tedbirleri almak, mesleklerinde veya mesleklerine yakın işlerde çalıştırmak, işyerleriyle ilgili bilgi ve yeteneklerini geliştirmek, çalışmaları için gerekli araç ve gereçleri sağlamak zorundadır. Engelliler, yapabilecekleri işler dışında sağlıklarına zarar verecek ve engellerini arttıracak işlerde çalıştırılamaz. Uygun koşulların varlığı halinde çalışma sürelerinin başlangıç ve bitiş saatleri, engellinin durumuna göre belirlenir.

657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre; kurum ve kuruluşlar çalıştırdıkları personele ait kadrolarda %3 oranında engelli personel çalıştırmak zorundadır. %3’ün hesaplanmasında ilgili kurum veya kuruluşun (taşra teşkilatı dâhil) toplam dolu kadro sayısı dikkate alınır.

Engellilerin istihdamı konusunda işverenler için yasal zorunluluk yanında teşvikler de söz konusudur;
a) İşyeri; engelli çalıştırmakla yükümlü ise yükümlülük kapsamında çalıştırdığı engellilerin sigorta priminin işveren payının tamamı,
b) Yükümlülük kapsamının üstünde veya herhangi bir kanuni yükümlülüğü olmamasına karşın engelli çalıştırıyorsa işveren tarafından ödenen sigorta priminin %50 si hazine tarafından karşılanmaktadır.

4857 Sayılı iş kanunu; 50 ve üzeri işçi çalıştıran kamu işyerlerinde %4 ve özel sektör işyerlerinde %3 olarak engelli çalıştırma oranı belirlenmiştir.

Adaylar, sonuçların tebliğinden itibaren yedi iş günü içinde sınav kuruluna itiraz edebilir. Yapılan itirazlar, sınav kuruluna ulaştığı tarihten itibaren on gün içinde sonuçlandırılarak, nihaî karar itiraz sahibine iadeli taahhütlü posta ile bildirilir.

Çalışan en son çalıştığı kuruma dilekçe vermek suretiyle farklı kurumlarda bulunan çalışmalarının birleştirilmesini talep etmelidir. Çalışanın hangi sosyal güvenlik kurumuna tabi olarak emekli olacağı yatırmış olduğu son 7 yıllık primin en fazla hangi kurumdan olduğuna bakılarak belirlenecek ve çalışan son olarak üç buçuk yıldan fazla prim ödemiş olduğu kurumun kurallarına göre emekli olacaktır.

Adayın başarı puanı; hem yazılı hem de sözlü sınav yapılması hâlinde, adayın KPSS puanının yüzde ellisi, yazılı sınav puanının yüzde otuzu, sözlü sınav puanının yüzde yirmisi; sadece yazılı ya da sadece sözlü sınav yapılması hâlinde adayın KPSS puanının yüzde yetmişi, yazılı veya sözlü sınav puanının yüzde otuzu alınarak hesaplanır.

Sınav; yazılı veya sözlü yöntemlerinden biri veya ikisi kullanılarak, meslekî bilgi ve becerilere ilişkin konulardan yapılır.

Sınav; katılanların engel grupları ve ulaşılabilirlikleri göz önüne alınarak uygun ortamlarda yapılır. Sınavın şekli ve soruları, meslekî bilgi ve görevle ilgili bilgi ve becerilerine ilişkin konularda işitme ve/veya dil ve konuşma, zihinsel engelliler için öğrenme ve algılama düzeyleri ile dil gelişimleri ve sözel iletişim güçlükleri esas alınmak suretiyle belirlenir.

Türkiye İş Kurumu’nun herhangi bir birimine şahsen başvurarak kayıt yaptırmak ve ilgili birimle sürekli iletişim halinde olmak gerekmektedir. Türkiye İş Kurumu’nun ilan ettiği açık işler ve kamu kurumlarına alınacak işçiler için yapılacak sınavlar İŞKUR Web ( www.iskur.gov.tr ) sitesinde ve İŞKUR İl Müdürlüklerinde duyurulmaktadır.

Kamu kurum ve kuruluşlarında işçi olarak işe girebilmek için, merkezî sınava (KPSS) girmek gerekmektedir.

Yönetmeliğin 16. Maddesine göre EKPSS ile atanmış kişiler 2 yıl geçmedikçe tekrar EKPSS puanıyla atanamamaktadırlar.

Sınav sonuçları, ÖSYM tarafından sınav bitim tarihinden itibaren en geç 30 gün içinde adayların puanları ile birlikte ilan edilir ve sonuçlar ÖSYM’nin aday işlemleri sisteminden aday giriş şifresi ve TC. Kimlik nosuyla öğrenilir.

Yapılan sınav, Genel Yetenek Testi ve Genel Kültür Testi olarak iki gruba ayrılır ve her iki kısımda;

I. Genel Yetenek Testi
a. Türkçe
b. Matematik

II. Genel Kültür Testi
a. Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi
b. Temel Yurttaşlık Bilgisi
c. Türk Kültür ve Medeniyetleri
d. Türkiye Coğrafyası
e. Türkiye ve Dünya ile ilgili Genel ve
Güncel Sosyoekonomik Konularında sorular yer almaktadır.

Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan engelli memurlar istemedikleri sürece mesaiye bırakılamayacak ve talepleri halinde çalışma saatleri yani işe başlama işi bırakma ve öğle dinlenmesine ilişkin amirlerince düzenleme yapılabilecektir.

Engellilerin yasal haklarıyla ilgili her türlü bilgiye Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’na bağlı Alo Sosyal Yardım Hattı’nın 144 numaralı telefonları aranarak ulaşılabilir.

Bu kategoride içerik bulunmuyor.